Mehdi Azizi- İran vatandaşalrının seçimlere yoğun katılım göstermesi İslam Cumhuriyeti'nin gücünü sağlamlaştırır ve direniş olanaklarının artmasına yol açar. Bu nedenle Batı medyasının gündeminde seçime katılım oranının artmasını önlemek, seçimlerin sonuçları hususunda kuşku uyandırmak ve seçimlere gölge düşürmek gibi faaliyetler yer alır.
İran İslam Devrimi, direniş düşüncesi ve ondan etkilenen çevreler dünya siyaset literatüründen çok farklıdır.
Önemli bir ideolojik anlayışına sahip İslam Devrimi’nin İran ile sınırlı kalmaması onun özelliklerinden biridir. Örneğin Kudüs konusu İran için bir önceliktir. Elbette bu, İslam Devrimi ideolojisini başkalarına empoze etmek anlamına gelmez. Tersine İslam Devrimi bölge halkları için yeni bir model sunar.
İslam Devrimi sürecinin bölgedeki gelişmeler üzerindeki etkisini daha iyi anlamak için İran devriminin kazandığı dönemdeki koşullara bakmalıyız. 1979 yılı, 1973 savaşları ve Altı Gün Savaşı nedeniyle bölgede ve Filistin'de Filistin davasının kapatıldığı bir dönemdi. Dini ve ahlaki öğretilere dikkat edilmeden sırf Arapçılık ve milliyetçiliğe dayanmak bu sonucu beraberinde getirmiştir. O dönemlerde bölgede İsrail'e karşı faaliyet gösteren silahlı grupların çoğu milliyetçilik adına savaşıyordu ve onlar uzlaşma ve boyun eğme seçeneğine ulaştılar.
Fakat İslam Devrimi zaferinden sonra İslami eklerle direniş hareketleri oluştu. Özellikle 2000'den beri direniş coğrafyasında köklü bir değişiklik yaşandı.
İran'ın terörizmle mücadelede bölge halkları için seçtiği yöntem IŞİD'in tamamen ortadan kalkmasına yol açtı. Irak’raki Haşdi Şabi, Yemen ve Suriye’deki direniş hareketleri İran İslam Devrimi modelinden etkilenmiştir. Batı dünyası direniş düşüncesine karşı çıkmak için El Kaide, Taliban ve IŞİD gibi terör örgütlerini bazı Arap ülkelerinin siyasi ve mali destekleriyle kurmuştur.
İran Devrimi dini niteliği nedeniyle zafere ulaştı, ancak aynı zamanda demokrasi ve İslam arasında bir bağ oluşturmaya çalışmıştır. Bu nedenle, halkın seçime katılımı devrimi ve siyasi meşruiyetini garanti eder.
İran ve direniş ekseni ülklerinde yapılan seçimler, hangi grubun seçileceği ve kazanan grubun Batı ve bölgesel gelişmelere bakış açısı her zaman Batı ve bölge için büyük önem arz etmektedir.
İran seçimleri, bölgesel krizlerin çözümünde önemli bir etken olarak tanıtılabilir. Bölgedeki son gelişmelere, gerginliklere ve dış güçlerin müdahalesinden kaynaklanan sorunlara bakıldığında, İran seçimlerinin bölgenin kaderini ve geleceğini belirleyen ana faktör olduğu söylenebilir. İran siyasetini anlamanın tek yolu bu seçimdir. Dolayısıyla İran seçimleri bölgenin yeni bir haritasının çıkarılmasıyla sonuçlanacaktır. İran, bölgede ortaya çıkan tüm meselelerde çok önemli bir rol oynamaktadır. Dolayısıyla İran'ın bölgenin mücadele ettiği sorunların ve krizlerin çözümünde, özellikle Suriye krizinin çözüm sürecinde yer alması çok önemlidir.
yorumunuz